Yahudi Devleti dünya için bir gerekliliktir! İşte bu yüzden vücuda gelecektir. Beyler sizinle ya da sizin rağmınıza! Eninde sonunda bu devlet doğacaktır. Bizi denize dökemezler ya da en azından hepimizi birden diri diri yakamazlar.
II. Dünya Savaşı sonrası tüm dünyada sömürgecilik sona ererken Orta Doğu'da Siyonizm büyük güçleri arkasına alarak kendisi için bir istisna yarattı. Gelinen noktada İsrail Devleti Orta Doğu'da kime ilaç gidebileceğine ve kimin hangi silahı alacağına karar veren merci konuma geldi. Peki bugüne nasıl geldik? İsrail'in bir vücuda kavuşmadan önce manevi doğumu Herzl'in defterlerinde söylevlerinde ve yazılarında vuku bulmuştur. Theodor Herzl Yahudi davasını uluslararası sahaya taşıyabilmek için ömrünün son 9 senesinde canhıraş çalışır. Herzl'in günlükleri rastgele karalamalardansa yeni bir ülkünün ifadesini aradığı eskizlerden oluşur. Eski oyun yazarı kutlu davasında kendini de yeniden icat eder: Kurmayı umduğu Yahudi Devleti'nin müesseselerini ve yapısını bu günlüklerde tasarlarken adeta Musa peygamber gibi kanunlar vaaz eder.
Bu günlükler siyasî Siyonizm'in temellerinin rafine edilmemiş kimi zaman kaba fakat her zaman en samimi bir panoramasını sunmaktadır. Yahudi kültürel milliyetçiliği İbranicenin yeniden canlandırılması ve Yahudilerin Filistin'e yerleşmesini teşvik eden Siyonist derneklerin yapılanması hakkında birçok ayrıntı bu notlarda mevcut. Yahudi Devleti'nin fikir babası Herzl'in günlükleri toplumsal bir diriliş hareketinin başlangıcını kurgular. Herzl'in kağıttan hayalleri ete kemiğe bürünmek için on yıllar boyunca yüzbinlerce inananı motive etmiş onun ölümünü takip eden yıllarda İsrail'in kuruluşu onun notları ışığında şekillenmiştir. Herzl'in Osmanlı bürokrasisiyle II. Abdülhamid'le ve en önemlisi Rothschild ailesiyle kurduğu ilişki bu günlüklerle açığa çıkmaktadır.
Yahudi Devleti fikrinin babasının zihninin labirentlerinde dolaşabilmemize imkân tanıyan bu metin onun hayat yolculuğunu fikirlerini gündelik yaşamını ve daha birçok veçhesini gözler önüne seriyor.