bir takvim sayfası yapışmış hayatımın duvarlarına
hiç eskimeyen rakamların ağırlığıyla
susmayan beklentilerimin yorgunluğu kambura dönüştü yüreğimde
sırtımın büklümleri ondandır ağır ağır yürüyüşüm
ah o ağırlık kirpiklerimin en uzun yolcusu
hayallerimin ağır taşı ve ömrümün anlamı
yüz...yüzünü unutmam için bütün duvarlar bana kapandı
çan seslerinden bahro
Sugyotho İlahilerinden düştü hayatım sınırlarına
ellerimin yorgun bir halatına bağlı ağırlığın askısını taşıyan taş
hep taş...hep çan ve sallanan bir melodinin sonunu bekledim
gitmedi annem...kalmadı annem...gelecek annem...