Bütün insanlar temel haklarda eşit olmasına rağmen insanlık tarihi temel insan haklarını ihlal eden ırkçılık sömürgecilik ayrımcılık ve savaşlar gibi acı tecrübelere şahit olmaktadır. Hatta bu ihlaller günümüzde çok farklı boyutlar kazanarak hayvanların ve tüm canlıların haklarını hiçe sayan ekonomik ve politik nüfuz ilişkilerini ön plana çıkaran ve gelecek nesillerin haklarını da ipotek altına alan bir istikamette ilerlemektedir. İnsanların renk dil ırk kabile soy gibi yapay üstünlük sebeplerine göre âdeta sınıflandırıldığı bir dönemde İslâm'ın ortaya koyduğu insan tasavvuru ve insan hakları anlayışı günümüzde de emsalsiz olma özelliğini sürdürmektedir. Modern çağın başlıca problemleri arasında insan hakları sorununun hâlâ gündemin ilk sıralarında yer alıyor olması insanlığın bu alanda vereceği daha uzun bir mücadelenin bulunduğunu göstermektedir. İşte bu çalışma İslâm perspektifinden insan haklarına yeniden vurgu yapmak ve bu alanda yapılan çalışmalara katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.