Ebû Mansûr el-Mâturîdî Semerkant havzasında yetişmiş Türk ve İslam dünyasının önemli düşünürlerinden biridir. İmam-ı A'zam Ebû Hanîfe'nin inançla ilgili görüşlerini sistematize eden Mâturîdî inanç sahasında kendi adıyla adlandırılan "Mâturîdîlik" mezhebinin kurucusudur. Onun Te'vîlatü'l-Kur'an ve Kitâbü't-Tevhid adlı eserlerinde hikmet en temel kavramdır. O hikmeti her şeyin gayesi hakikati anlamında kullanmış ve âlemde hiçbir şeyin amaçsız boşu boşuna var edilmediğini savunmuştur. Ona göre ilahi fiillerin hiçbiri hikmet dışında değildir. Mâturîdî'nin düşünce dünyası yaratıcının âlemde yarattığı her bir varlığı hikmetle var ettiğinden yola çıkarak insanın Allah'ı bilmesi ve yaşamına hikmet sayesinde anlam katması üzerine kuruludur. Onun hikmet anlayışı epistemolojik ve etik bir yapı oluşturmaktadır. Bu yapı içerisinde akıl vahye rakip değil tamamlayıcıdır. İnsan ilahi hikmetleri ve sorumluluğunu akıl ve vahiy birlikteliğiyle öğrenir. Mâturîdî; kader-kaza iyilik ve kötülük (hüsün-kubuh) ahiret hayır ve şer emir ve nehiy nübüvvet nimete karşı şükür gibi yaratılış ve ilahi fiillerle ilgili birçok konuyu hikmet anlayışıyla temellendirmiştir.