1960'ların sıkıcı Londrası henüz dikkat çekici bir olaya sahne olmamıştır ancak Paris varoluşçuluğun ve özgür düşüncenin vatanıdır. Jenny (Jane Snowden) trenle Fransa'nın kırsalından eğitim için Sorbonne Üniversitesi'ne gitmektedir. Herşey çok yeni ve yabancı birazcık da tehdit edici gözükmektedir gözüne. Paris'e vardığında yalnız ve yorgundur. Geveze ve biraz kaba olan Peroshe ailesi tarafından cesareti kırılmıştır. Bastırılmış yalnızlığıyla genç kız geceleri yatağında gizli gizli ağlamaktadır. Ertesi gün Sorbonne'da Norveçli öğrenci Niels ona yardım eder ve yakın bir arkadaşlık gösterir.