İSRA
BİR GECE YOLCULUĞU
Bir gece yolculuğuydu benimki
Daha başından menzile vardığım
Zamanı durdurup hayatı ileri sardığım
Sevinci de kederi de birbiriyle kardığım
Konuşmak ve susmak arasında kaldığım
Serin ve selamet olan ateşlerde yandığım
Kendimi cennet ehli arasında sandığım
Adımı kazanmışlarla birlikte andığım
Bir gece yolculuğuydu benimki
Nasıl görmezden gelirim diye sual edip sorduğum
Her derdin devası vardır diye umduğum
İçimi dışımı kızıla boyayan yaralarımı soyduğum
Düşünüp yazmakla teselli bulduğum
Gayret edip çalışmakla mutmain olduğum
Hasımlık eden taşlanmışları yanımdan kovduğum
Âdeta musalladan kalkıp yeniden doğduğum
Bir gece yolculuğuydu benimki
Tutup gecenin ellerinden yürüdüğüm
Yıldızların mihmandarlığıyla aydınlığa büründüğüm
Efkârım dökülünce yere eteklerimle sürüdüğüm
Günde güneşte olup biteni karanlığın dehlizlerine süpürdüğüm
Yüklerimi bırakıp omuzlarımdan -bir şal atma edasıyla- gece rüzgârlarıyla üşüdüğüm
Yaş alma günümde bu bana verilmiş en güzel hediyedir diye düşündüğüm
Ve dert ortağım sırdaşım geceleri saysak da saymasak da ömürden; büyüdüğüm