"İnsan geçmişe bakınca olayları değil detayları belirgin görür. Geç fark edişler pişmanlıklar hayıflanmalar bundandır. Oysa ben detayları birbirine bağlayan bir zinciri halka halka elimde tutuyordum. Bana bahşedilen zamanı bir boyut değil bir nesne olarak algılamaktı.
Bu sayede vakit geçmiyor zaman kaybolmuyor öncesi veya sonrası olmayan bir bütün halinde önümde duruyordu. Olağanüstü değildim sadece benim dışımda çok az insanla birlikte 'asıl' olanın içinde bulunuyordum.
İnsanlar uykudaydı ben uyanıktım; mesele bu kadar basitti. Milyonlarca rüyadan birine dâhil olabildiğimde gerçek mantıksal kırılmalar yaşıyor ve farklı bir boyut kazanıyordu. Her hayat bir rüyaydı ve ben o rüyalarda dolaşıyordum."