Sayı bilimi çağdaş bir icat değildir. Binlerce yıl önce Doğu felsefecileri ile din adamları bunu biliyor ve uyguluyorlardı. İsimlerle kişisel hayat arasındaki ilişkinin öneminin farkındaydılar. Kişisel hayat hastalık veya herhangi bir şanssızlıkla tehdit edildiği anda tehdidi ortadan kaldırmak için kişinin adını değiştiriyorlardı.
İnsanın sağlığının mutluluğunun ve başarısının daha önce inanıldığı gibi yalnızca nesnel duyulara değil büyük ölçüde bilinçaltının veya öznel aklın eylemlerine bağlı olduğu gerçeği sayı biliminin araştırılması ve yararlı bir şekilde uygulanması noktasında güçlü bir dayanak olmuştur.