Matematiğin çalışma alanı sayılar şekiller ve bunlar arasındaki ilişkilerdir. Sanatçıların yaptığı ise bir objenin boyutlarını belli oranda küçülterek ya da büyülterek onun bir modelini elde edip onun üzerinde işlem yapmaktır. Mimar yapacağı binanın küçültülmüş bir modelini elde ederek onun üzerinde çalışır. Besteci şarkıyı müzik aletinde oluşturur ve onu notaya döker. Ressam doğadaki bir görüntüyü belli bir oranda küçülterek kâğıt üzerinde bir modelini oluşturur. Heykeltıraş terzi marangoz vb. hep aynı işi yaparlar. Bütün sanatkârların oluşturdukları eserlerde en önemli özellik estetiktir. Estetiği sağlayan iki unsur ise simetri ve altın orandır. Altın orana yaratıcının ölçüsü diyoruz. Doğada mevcut olan bu ölçüyü insanlar keşfetmiş ve icra ettikleri sanat eserlerinde kullanmışlardır. Bir binayı yapana bir resmi çizene bir masayı yapana bir elbiseyi dikene vb. sanatkâr diyoruz. O hâlde bu evreni yaratan işleten yüce bir sanatkâr vardır ve yarattıklarında sayılar ve ölçüler en hassas biçimde mevcuttur. Yüce yaratıcının en önemli eserlerinden biri de insandır. İnsanın yapısında da henüz tam keşfedemediğimiz muazzam sırlar vardır. O nedenle en büyük sanatkâr bu yaratıcı "güç"tür.