Indiana Wakarusa'da yaşayan herkes ailesi sabah uyandıktan saatler
sonra bir su kanalında ölü bulunan January Jacobs vakasını
hatırlıyordu. Margot Davies o sırada altı yaşındaydı January'yle
aynı yaştaydı ve kapı komşusuydu. Aradan geçen yirmi yılda Margot
büyümüş taşınmış ve büyük şehirde gazeteci olmuştu ancak
bu olayda kurbanın kendisi de olabileceği korkusu hiçbir zaman
peşini bırakmamıştı. Fakat en kötüsü January'nin katilinin hiçbir
zaman adalete teslim edilmemiş olmasıydı.
Margot hasta amcasının bakımına yardımcı olmak için doğduğu
kasabaya döndüğünde kendini âdeta bir zaman kapsülüne girmiş
gibi hissetti. Wakarusa tam da hatırladığı gibiydi: güler yüzlü
boğucu ketum. Derken en yakındaki kasabadan beş yaşındaki
Natalie Clark'ın ürkütücü derecede benzer koşullar altında kaybolduğu
haberi geldi. Bu olayla birlikte tüm eski duyguları geri
dönen Margot Natalie'yi bulmaya ve January'nin cinayetini sonsuza
dek çözmeye ant içti.
Ancak polis Natalie'nin ailesi kasaba halkı hepsi bir şeyler saklıyor
gibi gözüküyordu. Margot Natalie'nin kayboluşunu derinlemesine
araştırdıkça daha fazla zorlukla karşılaşmaya January'nin
davası daha da karmaşık bir hâl almaya başladı. Katil hâlâ dışarıda
olabilir miydi? Natalie'yi kaçıranla aynı kişi olabilir miydi?
Peki o gece gerçekten ne olduğunu nihayet keşfetmenin bedeli ne
olacaktı?
Bir numaralı gerçek suç podcast'i "Crime Junkie"nin sunucusunun
bu çarpıcı ilk romanında bir gazeteci çocukluk yıllarındaki
komşusunun çözülmemiş cinayetini ve yirmi yıl sonra başka
bir kızın ortadan kayboluşunu takıntı hâline getirdiğinde
doğduğu kasabanın karanlık sırlarını ortaya çıkarıyor.