İnsanlık meydana getirdiği medeni ve kültürel değerleri dil/bilgi sistemi ile ortaya çıkarmıştır. O hâlde insan yaratısının eriştiği her noktada bir dil/bilgi sistemi mevcuttur. İnsanın dil içinde kullandığını bildiğimiz en erken bilgi sistemlerinden birisi kutsallık alanıdır. Dolayısıyla ilk çatışma ve iş birliğine dair çözümlerin bu bilgi sistemi içinde oluştuğu varsayılabilir.
Kutsallık alanının bu anlamda dünyanın ilk siyasal söyleminin de kaynağını teşkil ettiği söylenebilir. Ancak siyasi söylem kendisini kutsal alanın alternatifi olarak ortaya koyar ve kendi gücünü belirgin hâle getirmek için dilin içindeki mimariyi dışa vurarak otoritesini belirginleştirir. Bu bakımdan dünyanın ilk mimari eserleri tapınma yapıları olmuştur. Bütün tapınma yapıları toplumda egemen olan gücün kendisini ifadesi olarak düşünülse gerektir. Dolayısıyla bütün mimari ürünler tıpkı sözel metinlerin olduğu gibi siyasal söylemin dışa vurumlarıdır.
Kendisi de bir mimar olan Ali Günvar mimarlık ve dil ilişkisini ele aldığı Söylemin İktidarı'nda mimarinin bir söylem olduğunu dilin kendi iç mimarisinin katılaşmış bir şekli olarak doğduğunu ifade etmeyi amaçlamaktadır. Kitap; dil siyaset toplum ve mimari ilişkilerinden hareketle beş ana başlık altında iletişim kutsallık alanı siyasi söylem mimari yapılar ve günümüz bilgisayar programları ile oluşturulan beşerî çevre gibi parametreleri örnek vakaları da inceleyerek zikredilen amaç doğrultusunda inşa etmektedir.