Heykeltıraş kuyumcu mimar ressam ve yazar olan Lorenzo Ghiberti (1378-1455) sanat kariyerine bir kuyumcu olarak başlamıştır. Zaman içerisinde kendini geliştiren sanatçı fresk resim rölyef ve heykel de olmak üzere birbirinden farklı pek çok türde sanat eseri meydana getirmiştir. Bu durum aynı zamanda sanatçının birden fazla farklı türe ilgi alanı duyan bir Rönesans entelektüeli olduğunu da ortaya koymaktadır. Çağını aşan bir entelektüel olan Lorenzo Ghiberti asıl prestijini ise Floransa'da kaldığı yıllarda meydana getirdiği eserlerle sağlamıştır. Floransa Katedrali'nin hemen önünde yer alan ve Aziz Giovanni Vaftizhanesi'ne konulmak üzere ilki 1424 yılında İkincisi ise 1452 yılında bitirilen iki bronz kapı sanatçının prestijini hem dönemine hem de yaşadığımız zaman dilimine taşıyan en önemli sanat eserlerinin başında gelmektedir. Başlangıcından son aşamasına kadar elli yıla yakın bir sürede tamamlanan bu kapılar tasarım özellikleriyle de günümüze ulaşan en büyük heykel kompleksidir. Sanat Tarihi'nin en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilen ve bu çalışmanın da konusunu oluşturan doğu kapısındaki on panel bir yandan Gotik geleneğin etkisinde kalan diğer yandan da yaşadığı çağın sanat anlayışını kendine has stil özellikleriyle yorumlayan sanatçının "Rönesans'a geçiş eseri" olarak da kabul edilir. İlk önce sanatçının zihin dünyasında şekillenen ardından ikonografiyle yön bulan ve döküm işlemi tamamlanıp yaldızlandıktan sonra ete kemiğe bürünen tasvirler hem sanatçıya hem de yaşadığı çağa ayna tutan bir zihnin ürünüdür.