Hz. Peygamber'in vefatından sonra Hulefâ-i Raşidîn döneminde İslam toprakları yeni fetihlerle genişlemiş ve farklı milletlere mensup insanların bir kısmı Müslüman olurken diğerleri eski dinlerine mensubiyetlerini devam ettirmişlerdir. Akabinde Müslümanlar yeni sorunlarla karşılaşmış ve bunların çözümü için ictihad da bulunup farklı görüşler ortaya koymuştur. Bu farklılık sahâbe tâbiûn ve tebeu't-tâbiîn döneminde artarak devam etmiştir.
Müctehid imamlar döneminde ise artık bu farklılık sistematik bir ekolleşmeye dönüşmüştür. Bu sistematik ekollerden biri de hicrî 150 yılında doğan İmam Şafiî'nin liderliğini yaptığı Şafiî mezhebidir. Mezheplerin oluşum ve yayılma sürecinde kurucularının büyük hisselerinin yanında talebelerinin çalışmalarının da çok önemli olduğu bir hakikattir. Zira hicrî II. ve III. asırda farklı birçok mezhep var olmuş fakat etkin öğrenci ve müntesibi olmadığından daha yayılma sürecindeyken tarih sahnesinden silinmişlerdir.
Bu çalışmada İmam Şafiî'nin Mısır dönemi talebelerinden olan Müzenî'nin Şafiî Mezhebinin yayılmasındaki rolü ele alınmıştır.