Devletler arasındaki yüksek egemenlik mücadelesi ve "yeni
dünya düzeni" iddiaları yeni bir olgu değildir. Son iki yüz yıllık siyasi tarihte taşlar birkaç kez yerinden oynamış ve güçlü
devletlerin belirlediği büyük politikalarla çıkarlar yeniden tanzim edilmiş ve yeni bir dünya tasavvuru ortaya çıkmıştır. Bu nedenle tarihi tecrübeler günümüzü ve yakın geleceği anlamaya yardımcı olacaktır. Bu çalışmada 21. Yüzyılın "yeni dünya düzeni"ni veya yeni dünya tasavvurunu anlamak için dönemlerinin "Düvel-i Muazzama"sı ve onların bilinen dünyayı kapsayan büyük politikaları incelenmiş bu politikaların perspektifinde
Avrupa'nın yeniden yapılandırılması ele alınmıştır.