Çırılçıplak olmuş bedenim üstünde..
Çocuklar gibi şen
kuşlar gibi özgür..
Gül kokuyor
yanağında da şarap..
Ve sonra fısıldayan bir ses
"giysilerimden soy beni..!"
İçim unutulmuş anılarla sızlandı
Sözcükler dilde sevişir
kelimeler doğurmak için..
Bir resim düşün
geniş bir yelpazede tuval üstünde
sarılmaların ve sevişmelerin sıcaklığı vardı
tenimizde.!
Aşk senden geçmeden
sen kendini
aşkın kollarında yatıya bırak..
Aşkın da bir kullanma süresi
miladı vardır.
Onun bütün amacı
kendine sığınacak bir liman
yatacak bir yer bulmaktır.
Sen şimdi
ellerin benden uzakta
ağzın başka dudaklarda
ödünç mü değil mi bilmeden
beyaz kumlar üzerine öpücükler bırakıyorsun
esmer bir buğday tanesi gibi.