"Köyün Elf anası olarak bilinen Mahi mezarlığın dış sınırında uçsuz bucaksız buğday tarlasının başladığı yerdeki eski mezarlık duvarına oturmuş ufka bakıyordu. Asıl amacı duvarının hemen yanına ektiği otları toplamaktı ama buğday başaklarının o çok sevdiği görüntüsünü görünce dayanamadı ve seyretmeye karar verdi. Rüzgâra karşı koymak yerine onunla dans eden başaklar her türlü zorluğa karşı çok dirençliydiler. Hayatı boyunca yaşadığı bu köyde izleyip durduğu başakların bu direnç ve esnekliğinden kendine pay çıkartmıştı."
Ocak bir ailede büyüyüp annesinden el alan Mahi'nin adının anlamı ve sembolizmi etrafında gelişen hikaye bedensel şifa dağıtmayı misyon edinen bir kadının kendini merkeze koyarak ailesindeki insanlara yabancılaşmasını
anlatmaktadır. Oğlu torunu ve onların hayatlarındaki tüm diğer insanlar onun öngörüleri ve kendi istekleri arasında yarattıkları olay düğümlerinden çıkmak için mücadele ederek mutlu sonlarını ararlar.