Altın Beşik'te bulunan çocuğun çağları aşan hikâyesi bu. Seydafak'ın doğum sancısıyla Babür'ün kendine ait bir vatanı doğurma sancısıyla başlıyor bu efsane. Altın Beşik Hokand'ın bereketli topraklarına boy versin diye bırakıldı ve Babür'ün öldürülmesin diye gözünden sakındığı bu çocuk Minglerin başına geçti... Sonrası ise daha fazla toprak daha fazla nehir daha fazla orman ve daha fazla gökyüzü... İşte hep en fazlaya talip olan Minglerin onuncu kuşağına nasip oldu kutlu şehir Hokand. Böylece kendi efsanesini kendisi yazan Hokand Hanlığı'nın hâkimiyeti Şahruh ile başladı yalnız onunla kalmadı. Asra meydan okudu; sonra bir yarım asra daha. Tarih sahnesine bir imza bıraktı. Hokand Hanlığı (1709-1876) kitabıyla Murat Özkan bize yokluktan kurulan bir devletin 167 yıl nasıl hüküm sürdüğünü anlatıyor. Hanlığın siyasî çalkantıları savaşları seferleri ve halkın yaşantısı hakkında geniş bir perspektif sunan Özkan dili ve üslubuyla Hive ve Buhara Hanlıkları kitaplarının bir devamı olarak Türkistan hanlıkları dosyasını kapatıyor.