Siyah duvarlarda çakılı beyaz ışıklar
Kaybolur gölgeler gayb olur karanlıklar
Omzumda akşamsız baharların yükü var
Altımda bir ahşap sandalye
Kulaklarımda tahta kapı gıcırtısı
İçimde pullanır birikmiş yalnızlıklar...
Şimdi kaç sevda toplar pulunu yalnızlığımın?
Kaç dağın ardında akar umuda boyanmış nehirler?
Kaç yağmurun altında ıslanır kurutulmuş gözyaşlarım?
Bilmiyorum.
Kulağımda tenime değmemiş hasret rüzgârlarının
uğultusu.
Dudağımda bakışlarımdan derin bir tebessüm
Gülümsüyorum...
Bir zamanlar ölmekten hallice yaşıyordum
Bu zamanlar yaşamaktan hallice ölüyorum.