Bu öykü kitabında yer alan ve farklı zaman dilimlerinde geçen üç farklı hikaye tarihsel ve ekonomik koşulların insanı nasıl şekillendirdiğini ele alıyor.
Yazar "Gülcemal ile Nikomedya" öyküsünde 1923 Lozan Mübadelesi sonucu karşılıklı gerçekleştirilen zorunlu göçü her iki taraftaki insanların acı dolu deneyimleriyle anlatıyor.
"Fanus"ta 12 Eylül öncesindeki dönemde faşist saldırıların tırmanması yüzünden can güvenliğinin kalmadığı bir ortam resmediliyor.
"Sandalyenin Şahitliği" ise hayatta tutunamayan bir sanatçının yalnız ve yoksulluk içindeki ömrünü evindeki mobilyaların kendilerine has dilinden anlatıyor. Kırık dökük eşyalar bu kırık dökük hayatı bize eğlenceli bir üslupla aktarıyorlar.
Mahir Ulaş Yeşil'in bu kitabı insanın iç dünyasının tarihsel arka plan içinde şekillendiği öykülerle dolu.