"'Aşkın feyzi olmasa insan kaybolur; dünyada baş iken kuyruk olur.' mealinde bir beytin vârid olduğunu; insanın aşk sebebiyle gayrısından üstün olduğunu; keza bülbülün de gayrısında bulunmayan aşk eserinden dolayı diğer kuşlardan şerefli olduğunu; bu yüzden güller ve çiçekler açtığında ötüşünü kesmediğini kendini kaybedinceye kadar gece ve gündüz onları koklamaya devam ettiğini; bugününü dünden ayırt edemeyecek kadar aşk ve nazar ehlinden olduğunu; onda eserdeki güzelliği mütalaa etme kudretinin mevcut olduğunu ve onun güle olan aşkının özünde sevgiliye âşıklık olduğunu; gülün Hazreti Peygamber'in -sallallâhu aleyhi ve sellem- terinden yaratılmış olduğunu ve sevgilide olan şeyin gülde de mevcut olduğunu; şüphesiz Hazreti Peygamber'in -sallallâhu aleyhi ve sellem- bütün güzel sıfatları ve eserleriyle zahir ve sırlarının hepsiyle tecelli edici olduğunu bildirmiştir."
İsmail Hakkı Bursevî Hazretlerinin kalbine gelen otuz dört adet vâridatın izah edildiği bu kıymetli yazma eser ilk kez Türkçeye çevrildi. Âhir zamana işaretler içeren bu sırlı kitabın muhtevasının hacmine nazaran çok derin ve katmanlı olduğunu belirtmemiz gerekir.