Beni kalbine sakla demiştin seni kalbime sakladım. O anda birden rüzgar esmeye başladı. Garip bir şekilde kar çiçeği yerinden koparak camdan içeri savruldu. Ahmet elleri titreyerek eğilip aldı kar çiçeğini hafifçe öptü. Masadaki minik vazoya yerleştirdi. Büyülenmiş gibiydi. Rüzgar birden yine kesildi. Camı kapattı. Beyaz güvercin tüyü ve kardelen masada yan yana duruyorlardı...
Sihirli bir gücün etkisi altında olduğunu hissediyordu. Ruhlar ölümsüzdü. Kardelen yanındaydı. Camdan dışarı baktığında yine yoğun kar yağışı başlamıştı. Yatağına uzandı. uzun zamandır olmadığı kadar huzurluydu. Beni sakın bırakma kardelenim diye mırıldanırken yorulan gözleri uykuya yenik düştü. Rüya ile gerçek birbirine karışmış gibiydi. Kim bilir Ahmet yaşadığı hangi kareleri görüyordu rüyasında...