Bu kitap uzun yıllar süren bir çalışmanın ve gözlemlerin sonucu ortaya çıktı. Ülkemizde üniversiteleri değerlendiren bir kurumun varlığına rağmen zaman içinde yapılan değerlendirmeler önceden hazırlanmış şablon formun doldurulması ile gereğinden fazla kanıt arama telaşı arasında sıkışmaya başladı. Değerlendiriciler ön ziyaret ve saha ziyaretlerinde hiçbir vakit sorma imkânı bulamayacakları yüzlerce soru hazırlama telaşına düştüler. Ziyaretlerde muhatapların sunumlarını dinleyip anlamaya çalışmak yerine önceden hazırlanmış soruları sormak için fırsat kollar oldular. En hurde bilgileri toplama sevdasıyla binlerce evrak arasında kaybolunması neredeyse bir dedektif gibi kanıt peşinde koşulması daha önce hazırlanmış şablonlara bilgilerin yerleştirilmesi yapılan işin sorgulanmasına sebep oldu. Bir üniversiteyi değerlendirmek yüzlerce soru hazırlayıp binlerce sayfalık kanıt dosyalamak mıdır? Beş yıllık akreditasyon almış olmak bir üniversite olmak için yeterli midir? Avrupa Kalite Güvence Standartları olan ESG'yi temel alan ve tüm kurumlara has bir değerlendirme mantığı üzerine kurulu akreditasyon değerlendirmelerinin bu haliyle üniversiteleri değerlendirmek için yetersiz olduğunu fark eden yazar alternatif değerlendirme araçlarına ihtiyaç olduğunu düşünüp böyle bir kitabı kaleme aldı. Kitap üniversiteleri değerlendirmek için alternatif bir değerlendirme aracı teklif etmektedir. Bu teklifin özelliği tamamen bir üniversitenin ihtiyaçları düşünülerek hazırlanmış olmasıdır.