"Türkçe ibadet" ya da "anadilde ibadet" konusu Türkiye'de alevi hiç sönmeyen bir ateş gibi.
Konu bu yıl ilâhiyat profesörü Yaşar Nuri Öztürk'ün yeni ve çarpıcı bir iddiası ile gündeme geldi.
Prof. Dr. Öztürk "Bir kere ezanın şu veya bu dilde okunmasının pratik hiçbir sonucu yoktur. Ezan bir paroladır namaz vaktinin geldiğini ve yakınlarda bir cami olduğunu duyurur. Yani ezan bir ibadet değil bir duyurudur. Ve bu duyurunun bugün için bir yararı da kalmamıştır. O bir nostalji bir folklor haline gelmiştir. Çünkü onun esas işlevi olan 'namaz vaktini duyurma' bugün ihtiyaç olmaktan çıkmıştır" diyordu.
O'na göre "Takvim vardır gazete vardır radyo-televizyon duyuruları vakitleri aralıksız bildirmektedir. Yani ezanın illeti kalmadığı için kendisinin de zorunluluğu kalmamıştır."