Bu eser bilinmeyeni sonsuz hafızası sayısız olağanüstülüklerle dolu İstanbul'un 2600 yıllık tarihini iktisâdî ve içtimâî açıdan ele alıyor. İstanbul'un Yunan Roma ve Türk dönemlerini inceleyip konuyu günümüze kadar getiriyor. Yoğunlaşma ise Türk yani Osmanlı döneminde oluyor. Bu çalışmanın İstanbul Tarihi araştırmaları için bir rehber niteliğinde olduğunu da vurgulamak gerekiyor.
Prof. Dr. Ahmet Tabakoğlu bu kitapta ustalıkla Tanpınar'ın ifadesiyle "her türlü canlılığın üstünde canlı şehir" olan İstanbul'un iktisâdî ve içtimâî tarihine derin bir yolculuk yaparak unutulmuş üstü örtülmüş kaybolmuş yitip gitmiş ve yıkılmış eserleri yapıtları kültürü yaşamı yeniden hatırlatıp İstanbul'u sadece maddesiyle değil manevî-ruhî havası kişiliğiyle de yeniden canlandırıyor. Bu kitabı okuduktan sonra İstanbul'un sokaklarını caddelerini meydanlarını ibadethânelerini çarşılarını gezerken şehrin sayısız hatırayla yüklü sesini daha net duyabilecek mâzîyi gözünüzde daha berrak canlandırabilecek ve İstanbul'u ruhunuzda daha derinden hissedebileceksiniz.