Bebekler çocuklar hakkında konuşmayı onların her yaptığına hayret ile eşlik etmeyi severiz. Gençlerden şikâyet eder yaşlılardan olgunluk ve
anlayış bekleriz. Ahir ömrünü sürenlerden damıtılmış hayat tecrübelerini bize armağan olarak sunmalarını isteriz. Oysa modern hayat ne
çocukların çocukluğuna ne yaşlıların yaşlılığına imkân tanıyor.
Çocuklar ve gençler toplumsal olarak bizim yarınımız. Lakin bireysel olarak her birimizin yarını yaşlılık istasyonunda bir müddet mola
verecek. Belki de uzun bir mola...
Kadim kültür yaşlanmadan evvel gençliğin kıymetini bilmeyi tavsiye eder. Modern kültürde her birimizin ihtiyacı olan şey ise henüz
yaşlanmadan yaşlıların dünyasını idrak etmek.
"Yaşlanmak ve Yaslanmak"reel olarak yaşlı nüfusun arttığı kültürel olarak yaşlılığın reddedildiği yaşlılarla gençleri zıt kutuplara iten yaş
ayrımcılığının yaygınlaştığı bir ortamda gençleri genç yaşlıları ve dahi ihtiyarları yaşlıların dünyasını anlamaya davet ediyor.