Strateji kavramı "Generallerin Sanatı" olarak askerî alanda ortaya çıkmasına rağmen zaman içinde yaşamın birçok sahasında uygulama alanı bulmuştur. En basit anlamı ile "bir hedefe ulaşmak için eldeki kaynakların en etkin şekilde kullanılması yöntemi" olarak tanımlanabilecek "strateji" hayatın her alanında sürekli kullanılan bir kavram olmasına rağmen çoğu zaman yüzeysel olarak değerlendirilip derinliği ihmal edildiğinden genellikle istenilen
maksadı gerçekleştirmekten uzak kalmaktadır.
Diğer taraftan "strateji" konunun uzmanları tarafından oluşturulmadığında da istenilen amaca ulaşılamamakta ve "öngörülemeyen hususların ortaya çıkması" bir mazeret olarak gösterilmektedir. Oysa gücün etkili kullanımına yönelik seçimlerle ilgili olan strateji esas anlamda durumu ve tehdidi algılama; analiz ederek içindeki tehlikeleri ve fırsatları görme yeteneği ile de ilgilidir. Strateji oluşturulurken yapılabilecek tehlikeli hata ise stratejiyi derinliğine
değil yüzeysel olarak bilenlerle yapmaktır. Atatürk'ün ifadesiyle; sadece ufku değil ufkun da ötesinin görülmesi gerekir ve strateji geleceği öngörme yanında aynı zamanda onu şekillendirebilmektir. Bu anlamda yetenekli bir stratejist hedefe ulaşmak için ne yapılması gerektiğini ve kötü durumların nasıl önlenebileceğini öngörür ve bunu yaparken de özellikle rakibin önündeki seçeneklerin neler olduğunu ve kendi hareket tarzlarının nasıl engellenebileceğini düşünerek gerekli tedbirleri önceden alır.