"Baştan aşağı Türkçeyle kuşanmış hortlak bizi terk edilmiş sayfalarına davet ediyor. Okuyacağınız on öykü ona tam yüz elli dokuz noktalı virgüle mâl olmuş.
Partulu'nun yirmili yaş eserlerinden bazıları ilk kez karşınızda.
"Bu yorgun mu yorgun ihtiyar mı ihtiyar devin metalik sarı bir zırhı vardı. Tozlukları demirden eldivenleri metandan kalkanıyla miğferi kederden ve yalnızlıktandı. Alaca renkli sorgucunun tepesinde solgun mavi lapis lazuli bir güneş parlardı. Dev suskundu ve suçluydu ve çarpışmak üzere konumlanmıştı. Sanki diğer bütün yıldızlaraydı dinmek bilmez hiddeti; ocaklar söndürmek niyetindeydi. Etrafını kuşatan ve ona yapayalnızlığını hatırlatan koca kainata karşı daha baştan kaybedilmiş bir savaş açmıştı. Bir çocuk kadar masumdu gönlü ne isterse yapmakta yerden göğe hakkı vardı."