Her gün avlusunda oturup misafirlerini ağırlayan ricacıları dinleyen gerçek bir "şark kurnazı" ve her dönemin adamı olan Hacı Ağa çıkarları için her yolu mubah gören mizahi bir karakterdir. Keskin gerçekçi bir gözlemin ürünü olan Hacı Ağa toplumsal hiciv niteliğinde sosyo-politik özelliğiyle öne çıkan bir romandır.
Sadık Hidayet bu büyük romanda okuru İkinci Dünya Savaşı'nın bütün şiddetiyle devam ettiği yıllarda İran toplumunun ve siyasetinin gerçek dünyasına götürür; İran siyasetinin ve gündelik hayatının panoramasını çizer. Dönemin "Şark dünyasına" ironik bir üslupla yaklaşan Hidayet siyasilerin ve ileri gelenlerin nasıl bir bataklığa gömülüp halkı nereye doğru çektiklerini gözler önüne serer.