Edebiyat kuşkusuz ki toplumun tinsel birikiminin en özlü ifadesidir. Bu birikim soyut mutlak bir fenomendeğil toplumun gerek kendi iç diyaloglarıyla gerekse diğer kültürlerle kurulan ilişkiler içinde tarih boyunca biçimlenen bir bilinç düzeyidir. Bu yüzden edebiyat doğası gereği bireyin toplumun dünyayı nasıl "gördüğünü" en ince ayrıntısına kadar estetize edilmiş olarak anlatır.