Toplumda kabul görmek ve var olmak için kadınların önüne konulan kurallar yığınının altında ezilmek; eş sevgili çocuk anne olarak üstlendiğimiz farklı kimliklere yüklenen tanımlar ve beklentiler arasında yok olmak istemiyoruz. Tek isteğimiz var. Kişi özgürlüğünü esas alan zihniyetin kadınlar için çalışır hale gelmesi ve eşitlik ilkesine saygı.
Kadınların yetişkin dönemde yaşadığı sorunların temelinde sıklıkla hem kendilerinin hem de hayatlarını paylaştıkları erkeklerin annelerinden taşınmış izleri görüyoruz. Bu hoyrat düzen içerisinde kilitlenmiş annelerimiz çoğu zaman konfor alanını oluşturmak veya korumak için eril tavrın temsilcisi oluyorlar. Kız çocuklarının üzerinde yetişkin bir kadın olduktan sonra bile devam eden baskı silsilesinin temeli ne yazık ki annelerimiz tarafından atılmaya başlanıyor. "Anne Gölgesi" aynı izleri bir gelenek gibi sonraki nesle aktarmak istemeyen kırk üç kadın kaleminin haykırışıdır.
Bu kitap ile bizi gördüğünüz ve kız çocuklarımızın eğitimine katkı sağladığınız için teşekkür ederiz.