Kediler ölümle ilgili gizemli ve derin anlamlar taşıyan varlıklardır. Çoğu kültürde kedilerin yaşam ve ölüm arasında bir köprü olduğuna inanılır. Eski Mısır'da kediler ölüm tanrısı Anubis'in emanetiydi ve ölülerin ruhlarını öbür tarafa taşıdığına inanılırdı.
Ancak kedilerin ölümle ilişkisi sadece mitoloji ve efsanelerle sınırlı değildir. Gerçek hayatta da birçok insanın yaşamındaki önemli dönemeçlerde veya ölümle yüzleştiğinde kedilerle karşılaşması yaygındır. Kediler sakin ve dingin tavırlarıyla ölümün doğal bir parçası olan geçiş sürecinde insanlara destek olabilirler.
Bununla birlikte bazı kültürlerde kediler ölümün habercisi olarak da görülür. Özellikle siyah kediler batıl inançlarda kötü şans veya ölümün yaklaştığına dair işaret olarak algılanabilir. Ancak bu sadece mit ve batıl inançlardan kaynaklanan bir algıdır ve gerçekte kedilerin ölümle ilişkisi daha karmaşıktır.
Bu romanda genç bir tıp öğrencisinin ölen kendisiyle yaşadığı paranormal deneyimler anlatılırken kedilerin kötücül varlıklar ve ölümün karanlık yüzüyle olan ilişkisi kurgu metin üzerinden aktarılmaktadır.