Şeref önce bir süre baktı yerdeki kâğıda. Sonra eğilerek aldı kâğıdı ve yavaşça açtı. İçindekileri okuyunca hıçkırarak ağlamaya başladı. Hayatı gözlerinin önünden akıp gitti. Fatma'ya yaptıkları birer birer bıçak olup saplandı yüreğine. Minik yavrusunu düşündükçe acıları mermi olup yağdı üzerine..
Kıymet bilmek kaybedince arkasından ağlamak değil yanındayken sımsıkı sarılmaktır."
Şimdi istersen kafanı duvarlara vur! Ístersen meczup ol sokak sokak gezin dur! İsterse herkes sana "Deli divane" desin...
Artık çok geç.
Hz. Mevlana
O "çiçek" dediğiniz kadınları dalından kopardınız. Yavruları bir bir anasız koydunuz.