Avrupalılar hemen her alanda Eski Yunanlara gönderme yaparlar. Bunun temel nedeni geçmişlerini onlara bağladıkları içindir.
Sömürgecilik derece farkıyla devletin olduğu her yerde vardır. İmparatorluklarda bu genişletilmişti. Batının yaptığı da bunu zamanın koşullarına göre yaygınlaştırmak kurumsallaştırmak olmuştur. Avrupalılar birbirleri ile hanedan evlilikleri yapıp politik bağlaşmalar içine girerken Osmanlı hükümdarları cariyeler ile evlenip Avrupa hanedan bağlantıları dışında kalıyordu. Bu dışarıda kalma Osmanlının politik bakımdan Avrupa'dan dışlanmasında dinsel olanlardan sonra önemli bir etmendi.
Hristiyanlığın Avrupa ve başka yerlerde yayılması diğer dinlerin daha önce yayılmasına benzer biçimde yine ilerde İslamiyet'in yayılacağı gibi önce yönetici sınıf ile başlar. Yönetici sınıf böylece diğer sınıfları sömürmek için rahip sınıfı ile işbirliği yapar. Avrupa tarihi üzerine batılı tarihçiler yazdıkları tarih kitaplarında Hristiyanlık yoğun olarak kullanılıyor. Bunun nedeni Batı uygarlığının üzerine kurulduğu üç temel sütundan birinin Hristiyanlık olmasıdır. Diğer iki sütun Eski Yunan ve Roma miraslarıdır. Söz konusu tarih kitaplardan Bizans ve Rusya'yı içerip de Osmanlı'yı içermeyenlerin yazarlarının dini bağnazlık içinde olduklarını değerlendiriyorum.
Yararlandığım kaynakların tamamına yakını İngilizce yazılmış kaynaklar olup asıllarından kendi yaptığım çevirileri kullanıyorum.
Bilim ve politik alanda sıradışı düşünen yiğitleri ya da öncüleri tarih boyunca her toplumda olduğu gibi Avrupa toplumunda da bağnaz düşünceli egemenlerin hedefi olmuştur. Öte yandan bu çalışma için gerekli bilgiyi toplarken tarihte beğeni ile okuduğumuz birçok ünlünün gerçekte ne kadar ahlaksız acımasız olduğunu öğrenince çok şaşırmıştım sanırım sizler de okurken şaşıracaksınız.