"Milliyetçilik sıklıkla sanatsal entelektüel ve politik mayalanmaya ilham olsa da zaman zaman iç savaşlara ve en korkunç şiddet eylemlerine adı karışır. En berbat biçimde yabancı düşmanlığına etnik temizliğe ve soykırıma esin kaynağı olur. Milliyetçiliğin bu karanlık yüzü dizginlenebilir mi?" Kitabın bu soruya köşeli ve kolay bir cevabı yok. Ona göre her şeyden önce onun maddi toplumsal temellerini dikkate almadan "milliyetçi aşırılığı" ahlâki veya "ideolojik" hükümlerle "dizginlemenin" mümkün olmadığı kesindir. Milliyetçiliği Dizginlemek milliyetçiliğin oluşumunda ve yeniden üretiminde toplumsallaşma mekanizmalarının ve kurumsal yapıların önemini vurguluyor. Michael Hechter her şeyden önce milliyetçiliğin tarihselliğini (yani ezelî olmadığını) vurguluyor. Buna bağlı olarak -başta "devlet kurucu milliyetçilik" olmak üzere- birçok farklı milliyetçilik "tipini" tasnif ediyor ve bunların tarihsel oluşumunu irdeliyor. Seçim sistemlerinin federasyonun ve ademimerkeziyetçi yapıların "eştoplumlaştırmanın" milliyetçiliği dizginleme kapasitelerini tartışıyor. Çağdaş milliyetçilik teorisinin önemli yazarlarından birinin kaleminden bu ağır konuya ilişkin panoramik bir analiz kitabı.