Aydınlanma öncesi Avrupa'da dinî-dogmatik ataerkil bir anlayış ve keskin bir toplumsal sınıflaşma nedeniyle eğitimin soylu erkeklere yönelik bir ayrıcalık olduğuna inanılmaktaydı. Bu dönemin eğitim programları asil insanların erkek çocuklarını eğitmek için seçkin din adamları tarafından tasarlanmaktaydı. Bilgiyi tekelinde tutan bu dini sınıf gelecekte önemli işleri üstlenecek erkeklerin yetiştirilmesine büyük katkıda bulunmaktaydılar. Bu dönemde kadınlardan sadece ev işlerini yapmaları çocuk yetiştirmeleri ve kocalarını memnun etmeleri bekleniyordu. Bunun dışında kadınların bir manastıra kapanıp dünyayla ilişkilerini kesme seçeneği vardı. Bu şekilde onlar yaşadıkları dünya konusunda cahil kalmaya mahkûm olmaktaydılar.
Bu kitabın yazarı reformist dinî akımların etkili olmaya başladığı 17. yüzyıl Fransa'sında kadınların eğitilmesi gerektiğini savunmuştur. Yüksek dereceli Katolik bir din adamı olan yazar ailenin saadetinin ve toplumun geleceğinin eğitilmiş kadınlara bağlı olduğunu vurgulamıştır. Bu yenilikçi düşünce çerçevesinde kendisi kızların eğitilmesine yönelik dini ağırlıklı ayrıntılı bir eğitim programı hazırlamıştır. Elinizdeki kitap kızların fıtrî özellikleri dikkate alınarak erken çocukluk döneminden itibaren etkin bir şekilde yetiştirilmesini hedefleyen bu programı içermektedir. Bu kitapta kızların aklî ve ahlakî yönden eğitimine yönelik ilginç tespitler yaklaşımlar tavsiyeler ve yöntemler bulunmaktadır. Yeni Çağ'ın Fransız eğitim tecrübesini yansıtan bu kıymetli eserin eğitim ile doğrudan ya da dolaylı meşgul olan herkese çok faydalı olacağını düşünüyoruz.