Müslümanlar bir taraftan kendi tarihlerine karşı umursamaz yahut inkârcı davranırken diğer taraftan mevcut şartları kuralları ve ihtiyaçları gözardı ederek Asr-ı Saâdet'i mutlak olarak aynen diriltme hayalperestliğine düşmektedirler. Bu nedenle tarihî gerçekleri konuşturmanın zamanı gelmiş bulunmaktadır. Net olmayan asıldan güzel bir kopya çıkarılamayacağına göre yapılması gereken Asr-ı Saâdet'i tamamen tarihin çöplüğüne atmak veya aynen diriltmek seçeneklerinden birine aceleyle yönelmeden önce onun gizli kalmış yanlarını aydınlatmaktır. Dr. Cengiz Kallek'in elinizdeki kitabı hakkında çok şey söylenen fakat analitik bir bakışla ele alınmayan Asr-ı Saâdet'in iktisadî vechesine ışık tutuyor...