Karanlıktı. Ve gece "acımasız" derlerdi. Gündüzün insafına methiyeler düzecek değildi. Sırtlanmıştı yükünü omzuna. Ama dimdik ama yüküne âşık... Yüküyle bir asla ondan bihaber değil. Öylesine kendinden öylesine canından bilmiş. O "Yakut"tu. Ne yüktü ne de yükü taşıyan omuz... O sadece gidilecek yolda bir yolcuydu ve bütün yollar bir yere çıkardı: Hani şu çıkmaz dedikleri yollar... Ya bir duvara ya da bir durmak gerekliliğine çıkardı.