Bir zamanlar çocuktum bundan seneler önce
Tepebağ'a göçerdik yaz ayları gelince
Şafak sökünce kalkar yollara koyulurduk
Vakit öğle oldu mu susardık yorulurduk
Eğilip kana kana gözden bir su içince
Bir ardıç biliyorduk Suçatı'nı geçince
Babamla ben oradan her yaz gelip geçerdik
Gölgesinde oturur dinlenir azık yerdik
O zaman ben küçüktüm anlamazdım hâlinden
Meğer ne hüzünlüymüş inler idi derinden
Hafif bir yel vurdu mu sallanırdı dalları
Tepenin öte yanı yeşil üzüm bağları
Babamla tiyeklerden biraz üzüm toplardık
Parasını çıkınla bir çırpıya bağlardık