Şu anda satırlarına göz atmaya başladığınız bu kitapta bütün dünya toplumlarının olduğu gibi Türk milletinin de en önemli konularının başında gelen "eğitim" meselesi ele alınıp inceleniyor. Bu daima böyle olmuş ve Cenâb-ı Hakk'ın ilk yarattığı insan olan Hz. Âdem (a.s.) ceddimizle birlikte eğitim başlamıştır. O'na önce çevredeki mevcudatın isimleri öğretilmiştir. Böylece Hz. Âdem (a.s.) ve onun torunları bütün insanlık diğer yaratılmışlara üstün kılındı. Bugün dahi "eğitim"in yapılmakta olan pek çok çeşitli tariflerinden en yaygın kabul edilebilecek olanı Yüce Yaratıcının bu ilk insanı yaradışındaki işarete o kadar uygun düşüyor ki bu ilâhi tecellî karşısında derin duygulara kapılmamak mümkün değildir. Çünkü bu en genel ve geçerli kabule göre "eğitim insanın çevresine uyumunu sağlamak ona bilgi ve beceri kazandırmaktır" tespitleriyle tarif edilebilmektedir. Çevreye uyumun ve bilginin ilk basamakları ise etrafımızdaki mevcudatın isimlerini öğrenmekle çıkılabilir. İşte insanoğlunun yaradılışından bugüne kadar değişmeyen bir esas ki yüce kitabımız Kur'ân'ı Kerim'de bize çok açık bildirilmiştir.