Kral Eren babasının başarıyla idare ettiği ve düşmanlarına karşı savunduğu bereketli toprakları büyütebilmenin ve korumanın düşünü kurar. Halkı onun için kendi varlığından bile önce gelir.
Ancak birgün Kral öyle çılgınca bir düşün peşine düşer ki...
Toğulların büyük bir sevgiyle bağlı oldukları Krallarının ileri görüşlülüğü sayesinde aldığı karar büyük sıkıntılara gebe olur. Halk yaşadıkları sıkıntılarla Krallarının kararlılığı arasında sıkışıp kalır. Ümitlerin tükendiği noktada girdiği mücadelede gerekirse tek başına bile kalmayı göze alan Kral Eren kendisine karşı gelen ve güvenlerini yitirmeye başlayan insanlarını bütün bu sorunlara sebep olan emrinin sonucunun geleceklerinin güvencesi olduğuna ikna edebilecek mi?..
"Bu yaşlı hayatımda Kral'ım yaşamın hep zor olduğunu öğrendim. Veya hep basit! Hayattan bir şey istemiyorsanız hayat basittir. Ama dünyadan beklentileriniz çoksa o zaman yaşam zor oluyor. Kral olmak ve hatta Kral kalmak kalabilmek... zorlukların en zorudur. Bunu aşıp aşamayacağınız ise size bağlı. Savunduğunuzu inat etmemek şartıyla son gücünüze dek savunursanız bunu başarabilirsiniz. İşte o zaman arkasından gidilecek bir kral olursunuz. Yok söylediğiniz için mücadele edemeyecekseniz o vakit size kral denmez. Bir başkası da hemen kral olur."
Şenol Dicleli ilk romanı Denizler Karışınca ile bizleri inanılmaz bir mücadelenin içine çekiyor ve düşlerinin peşinden gidenleri tarihi kurgu romanına davet ediyor.