Üretkenliği ve çok yönlülüğü ile edebiyat dünyasında kendisine özgü bir yer edinen Selvigül Kandoğmuş Şahin bu kez bir dönem romanıyla okurları ile buluşuyor. 90'lı yılların sancılarını Irak Savaşını ve Boşnak Soykırımını fonda resmederken gerçek anlamda kendi ruhlarında meydana gelen devrimsel dönüşüm yaşayan üniversiteli gençleri anlatıyor. Gençlerin şahsiyetli duruşlarını arayışlarını sancılarını aileleri ve kendileri ile ters kimlik oluşturma durumlarını hâkim bakış açısı ve karakterlerin bilinçakışı diyaloglarıyla modern ve postmodern romanın imkânlarından yararlanarak gerçeğe yaslı güçlü sağlam bir kurgu ile aktarıyor.
Metinlerarasılık ve giriş epigrafları ile zenginleşen akıcı rafine bir dille yazılan romanda tür içinde türlerle karşılaşırız. Bazen isimsiz gelen bir aşk mektubunu bazen de babasıyla ters düşen kızın Kafka gibi babasına yazıp da yollayamadığı mektubu okuruz.
Karakterler çoğul ve arayışa odaklı okumalar yapan üniversite gençliği olunca roman boyunca yerli yabancı pek çok şair ve yazarın eserine atıfta bulunarak metne giydirilen muazzam bir bibliyografya ve okuma haritası sunmuş oluyor okura.
Hak arama yolculuğunda en büyük keşfin kişinin kendisine yaptığı anlamlı yürüyüş serüveniyle kendini keşfetmesiyle hakikate doğru evrilen derin ve anlamlı arayış hikâyesi eşliğinde Kar Yağarken rehber niteliğinde bir roman olarak karşımızda.