Batmak üzere olan güneşin ışıkları mızraklar gibi hafif dalgalanan denize çakılmış kalmıştı. Diğer yandan da demirlenmiş gemiden levhalara karşı apartmanın camlarına vurmuş som bakır denize yansımış gemi gölgesinin karanlığında ateş kırmızısı menevişlenen yakamozları alevlercesine devingen kılıyordu. Mendirek saadet dolu bir banliyö olmuştu adeta tıpkı kanarya adaları gibi romantik ve füsunkâr insanı büyülüyordu.
Ama Nuri bu güzelim manzaranın ayrımında değildi. Gelip geçenlere de baktığı yoktu hiç. Kendi hâlinde meyhaneden sahil turuna çıkmış geliyordu. Dalgakıranda her zaman duran o sabit kotrayı göremiyordu. Koca bir gemi duruyordu. Kotrayı görünmez kılan demirlenmiş bu dev görkemli gemi ona son derece donanımlı bir kruvazör gibi görünüyor bakamıyordu durdu. Gözü bir anda o görkemli geminin dibinde sallanan kayığa takıldı kaldı.