Platon felsefe tarihinde ilk defa rasyonalizmi idealizmi kuran felsefeyi kurup sistematik tarzda ele alan ilk filozoftur.
Platon felsefe ve din felsefesi açısından birçok ilkleri ortaya koymuş ve son derece önemli adımlar atmıştır. Batı'da da meşhur olan bir söz vardır: " Bütün felsefi düşüncelerde Platon ve Aristoteles dipnot gösterilir." Tanrı'yı felsefi açıdan ele alıp Teoloji'yi efsanelerin mitolojilerin zincirinden kurtarıp rasyonel tarzda ele aldığı için onun teolojisi felsefesi düşünce tarihi bo-yunca birçok filozofu Hıristiyan ilahiyatçıları Müslüman Tasavvuf ekolleri Batı'da ve Doğu'da birçok düşünürü ve sanatçıları etkileyerek önemli bir konuma sahip olmuştur ve olmaktadır.
Platon Tanrı'yı felsefe tarihinde ilk defa sistematik bir şe-kilde ele almış ve diğer birçok filozofun Tanrı anlayışında etkili olmuştur. Tanrı'yı metafiziğinin temel kavramı haline getirerek rasyonel teolojinin de ilk temelini atmıştır.
Platon'un felsefesi idealar öğretisine dayandığı için pek tabii olarak Tanrı bu öğreti içerisinde yerini almıştır. Platon Tanrı'sını İyi İdea'sı ile özdeşleştirerek Teolojisini Metafiziği ile uygun hale getirmiştir.
Platon Rasyonalizmin İdealizmin ve felsefenin sistematik kurucusu olarak Olympos'taki tanrılardan söz etmiş olsa da ger-çekte düşündüğü mutlak anlamda tek (monoteizm) insan biçimli (antropomorfizm) özelliklerden arınmış iyilikçi ve yaratıcı felsefi bir Tanrı'dır. Platon halkı batıl inançlarda kurtarmayı kusursuz ve iyi olan gerçek bir Tek Tanrı inancı yaratmayı hocası Sokrates'ten aldığı vasiyet ile topluma karşı vazgeçilmez bir görev saymış ve mitolojiyi şiirlerinde işleyen şairleri de eleştirmiştir. Platon mitolojik konuları işleyen şairler kadar bizzat Yunan mitolojisini de tenkit etmiştir. Buna rağmen bu mitolojideki tanrıların adlarına sisteminde yer verir. Bunun nedenlerini kitapta anlatacağız. Fakat şu nokta bir gerçektir ki Platon'un düşündüğü Tanrı felsefî rasyonel bir Tanrı'dır. Çünkü Platon bir masalcı değildir. Zaten felsefenin özelliği de masala efsaneye uzak olmasıdır.
Ülkemizde özellikle Platon'un Tanrı anlayışı ile ilgili özel bir çalışma olmadığını gören yazar bu konunun din felsefesi açısından ülkemizde de çok önemli olacağını düşünerek bu çalışmayı yayın hayatına kazandırmıştır.