Size hayatın bir fotoğrafını çekin deseler; çekebilir misiniz?
Bir insanın fotoğrafını çekebilirsiniz belki. Yahut bir sincabın bir ağacın güzel bir çiçeğin kızıllığını denize bırakarak batmakta olan güneşin...
Ama hayatın fotoğrafını çekmek oldukça soyut bir kavram değil mi? Tıpkı sevgi gibi merhamet gibi sadakat ve anlayış gibi vefa ve tevazu gibi...
İşte bu kitaptaki öykülerin her biri yazarın kadrajına takılan capcanlı birer hayat fotoğrafıdır aslında. Üstelik olduğu gibi değil belki de olması gerektiği gibi yansıyan.
Özlenen hasretle beklenen umudu muştulayan duyguların yaşantıların ön plana çıkarıldığı; kötülüklerin yokluğa mahkûm edildiği birer fotoğraf.
Bu hikâyelerdeki kahramanların her biri içimizde yaşayan bir başka yanımız. Bazen yaralı bazen tutuk bazen neşeli...