Sosyolojinin kurucusu olarak tanınan İbni Haldun'un eserlerine baktığımızda beşeri bilimlerin her alanına nüfuz etmiş çok yönlü bir düşünür karşımıza çıkar. Başyapıtı Mukaddime'de devletlerin kuruluşu ve dönüşümü üzerine geliştirdiği fikirleriyle İbni Haldun devlete dair görüşleri derinden etkileyen vazgeçilmez bir düşünür olma özelliğini hâlâ sürdürmektedir. İbni Haldun toplum siyaset ve tarih düşüncesine getirdiği yeni soluğun yanı sıra felsefe ile din arasındaki çekişmeyi de kendine özgü yaklaşımıyla çözmeye çalışır. Ahmet Arslan bu kapsamlı çalışmasında öncelikle ümran kavramının toplum düşüncesindeki taşıyıcı gücüne odaklanır ardından İbni Haldun'un felsefi kimliğine ışık tutar. Elinizdeki kitap İbni Haldun'un toplum görüşlerini titizlikle takip etmekle birlikte kendinden önceki filozoflarla tartışmalarına da yer vererek İslam felsefesi üzerine ayrıntılı bir okuma yapmaya imkân vermektedir.