Sonsuz hamd-ü senâlar: "O Zât ki seni (namazlara özellikle de teheccüde) kalktığın zamanda da görmektedir secde eden (tüm atalarının sulb)ler(i) içerisinde (bir sulbden diğer sulbe intikal ânındaki) dönmeni de (görmekte ve seni bütün insanlardan farklı olarak özellikle gözetmekteydi)." (eş-Şu'arâ Sûresi:218-219) buyuran Allâh-u Te'âlâ'ya mahsustur.
Nihâyetsiz salât-ü selâmlar: "Ben dâimâ temiz ataların sulbünden temiz annelerin rahimlerine aktarıldım." (er-Râzî et-Tefsîru'l-kebîr 13/33 24/537; Ebû Hayyân el-Bahru'l-muhît 8/198; es-Sehâvî el-Ecvibetü'l-marzıyye 3/974; es-Sâlihî Sübülü'l-hüdâ 1/256) buyuran Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz'in onun Âdem (Aleyhisselâm)a kadar ulaşan tüm ecdâd-ı ceddâtının Ehl-i Beyti'nin ve cümle ashâbının üzerine olsun.
Tâkipçilerimizin bildiği üzere her sene Mevlid-i Şerîf ayında Şerîfü'l-Haseb Ezke'n-Neseb Rasûl-ü Zîşân Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) hakkında bir kitap telif etmekle ilgili evvelce (2002 yılında Bandırma Cezâevi'nde) yapmış bulunduğum nezrimi yerine getirmeye biiznillâh devâm etmekteyim. Bana bu imkânı veren Yüce Rabbim'e ne kadar şükretsem azdır.
Başıma gelen bütün belâları nefsimin şerrine ve günahlarıma bağladığım gibi kavuştuğum bütün iyilikleri de Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in muhabbeti uğrunda yaptığım dersler ve hazırladığım risâlelerle irtibatlandırmaktayım.
Bu sene de Mevlid ayında sizlere Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz'in neseb-i şerîf silsilesinde bulunan tüm âbâ-ü ecdâdının ve ceddâtımın (atalarının ve nenelerinin) tevhîd dîni üzere oluşu zinâdan ve fuhuştan münezzeh oluşları ve kendi dönemlerinde bulunan tüm insanların en hayırlıları oldukları konusunda hazırladığım "Neseb-i Şerîf Risâlesi"ni arzediyorum.
Şu bilinsin ki; bu risâlenin mevzûu inşâallâh sonraki senelerde hazırlamaya muvaffak kılınmayı arzuladığım "Necâtü'l-Vâlideyn Risâlesi"ne bir tevtı'e (hazırlık) mâhiyetindedir ki o risâlenin konusu da Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in anne ve babasının cennet ehlinden olduğunu ispât eden delillerin serdedilmesinden ibâret olacaktır.
Bu risâlelerin en mühim özelliği Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz'in atalarının -hâşâ- müşrik ve cehennemlik olduğunu iddiâ eden Vehhâbîlerin bâtıl görüşlerini reddiye sadedinde telif edilmiş olmalarıdır.
Allâh-u Te'âlâ'nın:
"O kimseler ki Allâh'a ve Rasûlü'ne eziyet etmektedirler muhakkak Allâh onlara dünyâda da âhirette de lânet (etmiş ve rahmetinden uzak) etmiştir.
Bir de onlar için hor ve hakîr eden büyük bir azâb hazırlamıştır." (el-Ahzâb Sûresi:57) kavl-i şerîfindeki beyânı vechile; Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e eziyet edenlere Allâh-u Te'âlâ lânet ettiği gibi hiç şüphesiz ki onun şerefli nesebini tenzîh eden bizlere de rahmet edecektir.
Dolayısıyla bu eseri özellikle bu Mevlid-i Şerîf ayında okuyup okutanlar ve hayrına dağıtanlar mutlaka Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in şefâat-i uzmâsına nâil olacaklardır.
Zîrâ Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in bizlerin yaptıklarını bildiğini beyân sadedinde Allâh-u Te'âlâ:
"Ey Nebî(yy-i zî şân)! Şüphesiz Biz seni (gönderildiğin insanların îmanlarına ve amellerine) büyük bir şâhid değerli bir müjdeleyici ve önemli bir uyarıcı olarak gönderdik. (Böylece îmân edip itâat edenleri cennetle müjdeleyesin inkâr edip isyân edenleri de cehennemle korkutasın)." (el-Ahzâb Sûresi: 45) buyurmaktadır.
Yine böylece Allâh-u Te'âlâ:
"(Habîbim!) Sen (ümmetine): '(Dilediğiniz şekilde) amel edin. Muhakkak ki Allâh (hayır ve şer tüm) amelinizi (ezelde) bil(diği üzere açığa çıktıktan sonra da bilerek cezânızı ve- r)ecektir Rasûlü de (O'nun bildirmesiyle sizin yaptıklarınızdan ve yapacaklarınızdan haberdâr olacaktır).' de." (et-Tevbe Sûresi:105) buyurarak yaptığımız sâlih amellere ve faydalı reddiyelere Rasûlü'nü de muttalî kılacağını beyân etmektedir.
Bizim gibi sermâyesizler yarın âhirette Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in şefâatinden başka bir vesîle ile kurtulamayacağımıza göre onu râzı edecek bu gibi hayırları işleyerek kendisiyle aramızda mehabbet irtibâtını artırmaya gayret etmeli ve onun bizden habersiz olduğunu aslâ düşünmemeliyiz.
Nitekim yüce sahâbî Abdullâh ibni Mes'ûd (Radıyallâhu Anh)dan rivâyet edilen:
"Benim hayâtım sizin için hayırlıdır; (ben sağ olduğum sürece bana vahiy gelmeye devâm ettiği için) bir şey yaparsınız (onun hükmünü) size bildiririz. (Öldüğüm zaman) vefâtım da sizin için hayır olur; (kabrimde) amelleriniz bana arzolunur hayırdan (iyi amellerden) ne (yaptığınızı) görürsem (sizi muvaffak kıldığı için) ondan dolayı Allâh-u Te'âlâ'ya hamdederim.
Şerden (kötü amellerden) ne (yaptığınızı) görürsem sizin (bağışlanmanız) için Allâh-u Te'âlâ'dan mağfiret talep ederim." (el-Bezzâr el-Bahru'z-zehhâr rakam:1925 5/308; İbnü Sa'd et-Tabakatü'l-kübrâ 2/194; el-Hâris Buğyetü'l-bâhis rakam:953 2/884; ed-Deylemî Müsnedü'l-Firdevs rakam:686 1/183; el-Heysemî Mecme'u'z-zevâid rakam:14250 9/24; es-Süyûtî Câmi'u'l-ehâdîs rakam 11666 12/157) hadîs-i şerîfi bizleri bu hususta îkaz etmektedir.
Zîrâ bu hadîs-i şerîf Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in vefâtıyla yaptıklarımıza şâhitlik vasfının ortadan kalkmadığını sarîh bir ifâde ile ortaya koymaktadır ki bu hadîs-i şerîfin sıhhatinde muhaddisler ittifak etmişlerdir. (el-'Irâkî Tarhu't-tesrîb 4/308; İbnü Hacer el-Metâlib 4/22; el-Heysemî Mecme'u'z-zevâid rakam:14250; el-Münâvî Feyzu'l-Kadîr rakam:3770; 'Alî el-Karî Şerhu'ş-Şifâ 1/102)
Zâten peygamberlerin hayatta oldukları ve kabirlerinde namaz kıldıklarına dâir birçok sahîh hadîs-i şerîf mûteber kaynaklarda zikredilmiştir ki ilim ehli olanlar şu kaynaklara bakabilirler. (Müslim es-Sahîh rakam:448 630; Ebû Dâvûd es-Sünen rakam:1531; el-Beyhakî es-Sünenü'l-kübrâ rakam:5789; Ebû Ya'lâ el-Müsned rakam:3425)
Allâh-u Te'âlâ bu fakîre bu sene nasîb ettiği gibi daha nice yıllar hayırlı uzun ömür ve sıhhat-ü âfiyetle her Mevlid-i Şerîf ayında Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) hakkında bir risâle telif edebilmeyi sizlere de îmân ve âfiyet içerisinde okuyup okutabilmeyi müyesser eylesin. Âmîn!