İnsanoğlunun en dahiyane buluşu olan dilin; kültürü tarihi psikolojiyi nörolojiyi edebiyatı vs. ilgilendiren çeşitli yönleri vardır: Dil kültürün hem ürünü hem yaratıcısıdır. O millî mensubiyet duygusunu besleyen en belirgin ögedir. Ruhsal durumlarımıza göre dili kullanma biçimimiz de farklılık gösterir. Dil tarih içinde oluşur ve dönemine tanıklık eder. Dil kullanımımızla muhatabımızda estetik duygusu uyandırmak mümkündür.
Bütün bu ifadeler dili çeşitli yönleriyle ele alan ve gerçeğin bir yüzünü ifade eden yaklaşımlardır fakat dilin en temel vasfı onun insanlar arasında iletişimi sağlayan bir sistem olmasıdır. Sistem ise "belli bir maksat için birden çok parçanın aralarında uyum ve iş bölümü gözetilerek bir araya getirilmesi" ile oluşmuş az veya çok karmaşık bir bütündür. Nasıl bir otomobili bir binayı anlamak için parçalar arası ilişkileri ve parçaların bütün içerisinde işgal ettiği yeri anlamak gerekirse; dil sistemini anlamak için de yapıyı oluşturan unsurları bu unsurlar arasındaki ilişkileri ve parçanın bütün içerisindeki yerini kavramak gerekir.
Bu kitap Türkçenin dil sistemini açıklamayı amaçlamaktadır. Bunu yaparken kavramlar arası münasebetleri daha görünür kılmak için oklama yöntemini kullanmaktadır.