İnovasyon yolculuğunun ilk adımının hep bir çözüm fikri olduğuna inanılır. Halbuki insandan başlamak; yani ihtiyaç sahibini ve ihtiyacını iyi anladıktan sonra çözüm geliştirip inovasyon üretmek çok daha etkili. Bu yolu izlemek inovasyonu şans işi olmaktan çıkarıyor. Bu sayede rekabetin ötesinde fırsatlara kapı aralandığını görüyoruz.
Peki ya inovasyon girişimlerinin kalbine insanı yerleştirebilmek mümkün mü? Uğur Cem Yıldız; son yirmi yılın inovasyon külliyatının senteziyle ve iş hayatındaki deneyimleriyle bunun mümkün olduğunu gösteriyor. Kitap hem teori ve metodolojileri aktarıyor hem de Türkiye'deki ve dünyadaki şirketlerin rahatça kullanabileceği detaylı bir "reçete ve araç seti" sunuyor.
Xerox Motorola İridium Google Books Segway PayPal HotelF1 CitizenM Play-Doh IDEO Starlink Webvan Zappos ve Airbnb vak'alarından öğreneceğimiz çok şey var; kitapta yer alan hikâyeler inovasyon açısından paha biçilmez.
Kısacası bu metot; değerli bir ihtiyaçtan yola çıkarak radikal iş birliği yineleme ve sınama yoluyla ve düşük bütçelerle bile; hayata geçirilebilir ekonomik ve ekolojik olarak sürdürülebilir yenilikçi çözümler üretme imkânı sağlayacak. Modern çağda kazandıran bir girişim yaratmanız bu sayede kolaylaşacak.