"Şimdi böyle konuşuyorum ama aslında uzun zamandır konuşmamış biriyim en azından sesli olarak ya da en azından birine karşı. Cümlelerim geldiği anlamlardan farklı şeyler ifade ediyor olabilir. Biraz içmişim seni beklerken. Seni beklediğimi bilmediğimden biraz içmişim. Bir kitaba ortadan başlayıp tersine okuyorum sanki ama inandığım şeyler bunlarken başka türlü de konuşamam anlıyor musun? Madem alışılmadık bir geceye misafiriz laf nereden gelirse o tarafa savurayım cümlelerimi..."
Tomurcuklanan yağmur damlalarının bir intihar gibi düşmesi ve yağlı tavanın tam ortasına kabuğundan sakince ayrılmış bir yumurtayı pişirme isteği.