Daha önce yayınlanmış "Akrep Burcu" "O Gün Yağmur Yağmasaydı" "Her Şey Bir Tesadüfle Başladı" "Yekta Bey" adlı romanlarından sonra yazar bu defa "İmza Günü" adlı romanıyla okuyucu karşısına çıkıyor.
Toplumsal yapının daha durgun zamanın daha ağır seyrettiği geçmiş bir zamanı bir taşra kentinde kendi halinde yaşayan orta sınıf bir aile ve aile bireyleri üzerinden romantize eden yazar 60'lı yılların başlarından itibaren okuyucuyu tarih koridorunda uzun bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolda Türkiye ve dünyada meydana gelen toplumsal çalkantılarla dolu Demokrat Parti iktidarından Adnan Menderes'e 1960 ihtilaline Kennedy suikastinden Fidel Kastro'ya ve Küba krizine kadar bir dönemin panoramasını sunuyor.
Bu yakın dönem yolculuğunda İstiklal harbi gazisi bir dedenin üçüncü kuşak torunu Ediz'in Hukuk Fakültesinden mezuniyetinin akabinde Emniyet Teşkilatı'na katılması ile gelişen olaylar bizi bir yanıyla yakın geçmişin tarihi ve tarih olmuş olaylarıyla yüzleştirirken bir yanıyla bu olaylar arasında kendilerine hayatın içinde bir yol bulmaya çalışan insanlarla bu insanların komşuluk dostluk arkadaşlık dürüstlük gibi samimi ilişkilerini gözler önüne seriyor.
Hemen tamamı İstanbul'da geçen olaylar içinde kimi zaman kırık bir gönül yarası kimi zaman zalim bir kaderin kurbanı olan kişilerle romanın kahramanı Ediz'in İstanbul'da başlayıp İtalya'da taçlanan aşk hikayesi de romana ayrı bir çeşni katıyor. Okuyucuyu İstanbul'un sokak ve semtlerine ayrı bir yolculuğa çıkaracak olan bu roman aynı zamanda İstanbul'un bugün karşı karşıya kaldığı yıkıcı etkiyi karşılaştırma imkânı da sunuyor. Zaman zaman size gülümseten bir Saatli Maarif takviminden düşen bir yaprak yahut kısa dalga yayın yapan Nordmende marka bir eski zaman radyosundan dinleyeceğiniz Neva makamında bir şarkıyı yahut uzun hava bir Bozlağı da hatırlatacaktır.